Türkiye'de Mühendis Olmak


Kriz günlüklerine ilk başladığımız zamanlarda ekip üyelerimizden Jsa "Neden Mühendis Oldum Ki?" başlıklı bir yazı yazmıştı.

Bugün ben o yazının bir nevi devamı olacak şekilde Türkiye'de mühendis olmayı bir konu üzerinden anlatmaya, durum değerlendirmesi yapmaya çalışacağım.

Konumuzun kaynağı Taraf Gazetesinden Süleyman Yaşar'ın 20.01.2010 Çarşamba günü kaleme aldığı "Altıyüz liraya 326 mühendis" başlıklı yazısıdır. Süleyman Bey'in yazısının ilk 2 paragfrafını olduğu gibi kopyala / yapıştır yapmak istiyorum:

"Fıratpen, 1972 yılından beri plastik inşaat malzemesi üretiyor. Sektörünün lideri. Aynı zamanda sektöründe ihracat liderliğini de sürdürüyor. Türkiye’nin 500 büyük sanayi firması arasında 46. sırada yer alıyor ve fabrikasında 1500 kişi çalışıyor.

Fıratpen’in yönetim kurulu başkanı Nevzat Demir, dün, “Altı yüz lira maaşla beş tane endüstri mühendisini işe almak için ilan verdik, 326 endüstri mühendisi başvurdu” dedi. Demir, beklemedikleri bu aşırı iş başvurusunun nedenini kur politikasına bağlıyor. İzlenen kur politikasının işsizliği arttırdığını ileri sürüyor. Çünkü aşırı değerli Türk parasıyla ihracat yapmanın zor olduğunu belirtiyor."


Yazıdaki detayların doğruluk payı nedir bilemiyorum, Süleyman Bey'e mail atarak sordum ama henüz bir geri dönüş alamadım. Burada ilk etapta sorgulanması gereken nokta Fıratpen'in bu ilanı hangi tarihte, hangi platformda ve hangi detaylarda verdiği olmalı. Bu güne kadar mühendis seviyesinde bir pozisyon için ilanda maaş detayı veren bir firma gözüme çarpmadı. Acaba Fıratpen ilanında bu pozisyonda çalışacak için 600 TL maaş belirlendiğini ilanda yazdı mı?

Son açıklanan asgari ücret rakamlarına göre 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren 16 yaşından büyükler için net 576,57 TL olan asgari ücretin sadece 23,43 TL daha fazlasını 4 yıl mühendislik fakültesinin sıralarında dirsek çürütmüş, kim bilir ne zorluklarla mezun olmuş insanlara teklif ediyor olmak...Düşününce işin içinden çıkamıyorum açıkçası...Zira 326 kişi pozisyonun detaylarını bilmeden de başvurmuş olsalar eninde sonunda Fıratpen bu pozisyonları doldurduysa aldıkları insanlar endüstri mühendisi ve verdikleri aylık ücret ise 600 TL olacak...

İstanbul gibi bir yerde 600 TL kazanarak ay sonunu görebilmeniz için mutlaka ve mutlaka ailenizle yaşıyor olmanız gerekir, veya benim henüz bilmediğim farklı sihirbazlıklar yapmalısınız.

Bu haberi bir arkadaşımız, üniversiteden sınıf arkadaşlarımızın olduğu posta grubunda paylaştı ve yorumlar gelmeye başladı. Kimisi sömürücülük dedi, kimisi vicdansızlık; kimisi ise adamlar haklı dedi. Serbest piyasa ekonomisinde her şey arz talep dengesine göre gelişir dediler. Piyasada bu kadar çok endüstri mühendisi varken bu kadar az iş olursa bu gibi olayları sıklıkla duyarız yorumları geldi. Düşününce her iki taraf da kendine göre haklı. Evet bana göre bunun adı vicdansızlık siz nasıl olurda mühendislik fakültesi diploması olan birisine asgari ücret gibi bir maaş teklif edebilirsiniz? Ama gerçek şu ki sen çalışmazsan senin yerine düşünmeden kabul edecek onlarca, belki yüzlerce insan var...

Ufak bir araştırmadan sonra ulaştığım bir kaynağa göre örgün eğitimin yanı sıra bir de uzaktan eğitimle endüstri mühendisliği programları açılmış ve 2009 ÖSYM verilerine göre 2 si uzaktan 110 u örgün eğitim olmak üzere 112 endüstri mühendisliği programı mevcutmuş. Örgün eğitim programlarının toplam kontenjanı 4.192 iken bu kontenjanların 3.648 i dolmuş ve %13 ü açık kalmıştır. Üniversiteye endüstri mühendisi olmak için giren bu 3.648 inin yarısının 4 sene sonra mezun olacağını düşünürsek 4 sene sonra piyasada 1.824 tane daha genc endüstri mühendisi adayı olacak. Acaba bu insanlara yönelik toplam iş imkanı ne olur diye bir düşünelim.

Devlet kpss ile alım yapsa tüm kurumların endüstri mühendisliğe ayıracakları kontenjan toplamının 100 ü bile bulamayacağını düşünüyorum. Bu konu hakkında daha önce yazdığım KPSS 2009 / 3 Atamaları yazısına göz atabilirsiniz. Özel sektörde en büyük istihdamı bankalar yapacaktır tahminen burada da taş çatlasın 200 tane endüstri mühendisi alsınlar. Özel sektördeki diğer şirketlerin de 200 yeni endüstri mühendisine ihtiyacı olduğunu varsayarsak toplamda 500 yeni endüstri mühendisine 4 sene sonra ihtiyaç duyulacak diyebiliriz.

Hadi biraz daha pozitif düşünelim ve bu rakamı 2 katına çıkaralım. 1.824 kişiyi mezun ettik ama 1.000 tanesini işe sokabildik. Geriye kalan 824 kişiye ne olacak? Bu insanlar 4 sene boyunca işsiz gezmek için mi okudular? Veya işsiz gezmemek için asgari ücret sınırında maaşlara mı çalışmak zorundalar?

Maalesef bugünkü tablo bu, ileride bizi nelerin beklediği konusunda ise çok da iyimser fikirler yok. Dilerim tüm meslekdaşlarım iş konusunda şanslı olurlar ve bir gün Türkiye'nin büyük firmaları olarak lanse edilen firmalar asgari ücrete çalıştıracak mühendis bulamayacak duruma gelirler.



Kaynaklar:
1. Taraf Gazetesi
2. MuhasebeTR
3. Türk Endüstri Mühendisleri Grubu

1 comments:

FMAddicted dedi ki...

Maalesef bunu kabul eden/etmek zorunda kalan yüzlerce mühendis de var...Plan ve programsız herhangi bir vizyondan uzak politik sebeplerle sonu düşünülmeksizin açılan üniversiteler bunun başlıca sebebi... İşsizlik nasılsa var.. Bari insanları meşgul edelim 4 sene üniversitede yıpransınlar ondan sonra iş telaşına düşsünler diye düşünen büyüklerimizin eserleri bu ve bunun gibi haberler...

Fuzuli'nin pek güzel bir sözü vardır buraya yakışan...

Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil
Çektiğim alamı bir ben bir de Allah’ım bilir...