Çocukluğumuzun değişmez eğlencelerinden biridir mahalle maçları... Mahallenin en iyi oynayan ağabeyleri ile yan mahalle arasında kıyasıya bir maç yapılır... O takımlarda en iyi oynayan bir çocuk olur her zaman. O çocuk takımın herşeyidir. Maçı genelde bu "tek adamlar" kazandırır. Maçın kahramanı olurlar...
Bu maçın kahramanları bazen olur ya anneleri tarafından çağrılırlar ya da başka bir şey olur ve bir maçta yer alamazlar... İşte mahalle maçlarının en güzel yanı budur. Mahalle maçları her zaman kendi kahramanlarını keşfeder... O, takımın herşeyi olan çocuk yerini zoraki olarak bir başkasına bırakır ve eğer şans ondan yana değilse artık takımdaki yerini kaybeder ve kenarda oturup beklemeye başlar. Bu bekleyiş sancılıdır, umutsuzdur ve acı verir...
İş dünyası da mahalle gibidir ve etrafta sayılamayacak kadar mahalle vardır... Her mahallenin de bir takımı vardır... Bu benzetme bana ait değil aslında. Yine benim gibi iş arayan arkadaşım Aragorn anlatmıştı bunu bana. Bir arkadaşı Aragorn' a şöyle demiş:
"Abi, siz mahallenin iyi topçularısınız ama işte şu an oynayanlar bir ara vermiş durumdular...Siz tam da maç arasında geldiniz..." Haklılık payı yok mu ? Var, hem de çok var...
Evet, bizler şimdilik kenarda bekleyen çocuklar gibiyiz... Şansımızı zorluyoruz, bekliyoruz bakalım fırsat bize ne zaman geçecek... Ama işte o top oynamayı bekleyen çocukların bekleyişi gibidir bekleyişimiz....
Sancılı, umutsuz ve acı verici....
Bu maçın kahramanları bazen olur ya anneleri tarafından çağrılırlar ya da başka bir şey olur ve bir maçta yer alamazlar... İşte mahalle maçlarının en güzel yanı budur. Mahalle maçları her zaman kendi kahramanlarını keşfeder... O, takımın herşeyi olan çocuk yerini zoraki olarak bir başkasına bırakır ve eğer şans ondan yana değilse artık takımdaki yerini kaybeder ve kenarda oturup beklemeye başlar. Bu bekleyiş sancılıdır, umutsuzdur ve acı verir...
İş dünyası da mahalle gibidir ve etrafta sayılamayacak kadar mahalle vardır... Her mahallenin de bir takımı vardır... Bu benzetme bana ait değil aslında. Yine benim gibi iş arayan arkadaşım Aragorn anlatmıştı bunu bana. Bir arkadaşı Aragorn' a şöyle demiş:
"Abi, siz mahallenin iyi topçularısınız ama işte şu an oynayanlar bir ara vermiş durumdular...Siz tam da maç arasında geldiniz..." Haklılık payı yok mu ? Var, hem de çok var...
Evet, bizler şimdilik kenarda bekleyen çocuklar gibiyiz... Şansımızı zorluyoruz, bekliyoruz bakalım fırsat bize ne zaman geçecek... Ama işte o top oynamayı bekleyen çocukların bekleyişi gibidir bekleyişimiz....
Sancılı, umutsuz ve acı verici....
0 comments:
Yorum Gönder