İş Ararken-3

Bundan önceki yazımda bir ilan görmüştük kafamıza uyan ve ona başvurmuştuk hatta akabinde başvuru yapma hastalığına tutulup önümüze gelen ilana bile başvurmuş olabiliriz... Başvurduğumuz firmalar da nezaketen bir mesaj ile geri döneceklerini söylemiştlerdi. Bundan sonrasında da olaylar şöyle gelişiyor...

Adamlar açık sözlü döneceğiz diyorlar, zaman vermiyorlar ki bir ara akıllarına gelirseniz dönerler, ya da aman canım sizle mi uğraşacaklar bekleyin işte... Sonra günler geçmeye başlar siz artık beklemekten sıkılmaya başlarsınız...Pazar günleri gelsin de bir gazete alayım bir de oradan takip edeyim dersiniz. Oradaki süreçte bir hayli sıkıntılıdır. Onu da sonra anlatırım....Günler haftalar ve hatta aylar geçer, siz evde oturmaktan, internet başında koltuğa yapışmaktan o kadar sıkılmışsınızdır ve üstüne üstlük yaptığınız başvurular üç haneli sayılara varmasına rağmen hala bir haber yoktur o zaman aklınıza can sıkıcı sorular gelmeye başlar ? Hafiften isyankar dalgalar yüreğinizde kabarmaya başlar. Allah Allah, işsiz mi kalacaz acaba demeye de başlarsınız. Başvurduğunuz ilanlar yayından kalkar, yenileri gelir onlara başvurayım dersiniz o da ne bir uyarı yazısı çıkar karşınıza... “ Bu ilana hede höde tarihinde başvurmuştunuz.” der... Hatta bir ara öyle bir başvurma krizine tutulmuş bile olabilirsiniz ki artık hangi ilana başvurduğunuzu bile unutmuş olabilirsiniz. İlana başvurduğunuzda karşınıza çıkan bu ilan ile karşı karşıya kalabilirsiniz... Evet ciddi söylüyorum bu krize yakalanmış arkadaşlarım var, yok değil....

Bir gün telefonunuz çalar? Kim bu diye bakarsınız, ya özel numara ya da tanımadığınız bir numaradır açarsınız. Aa o da ne bir firmanın insan kaynaklarından bir yetkili... Heyecan yapmayın durun dinleyin bakalım kimmiş neymiş... Size kısaca işten bahseder ve görüşme için randevulaşma süreci başlar. Bu noktada birkaç ayrı senaryo olabilir. Mesela sizin hiç başvurmadığınız bir ilan için sizi aramışlardır. Üzülmeyin canım bu da Bir şey bakın demek ki arayan sizi bulabiliyormuş... Sonra başvurduğunuz ilan için arayabilirler ki bu güzel bir şeydir. Bunlardan başka bir de sizinle önce telefonda mülakat yapmak isteyebilirler olmaz illa yüz yüze görüşeceğiz diye ısrar etmeyin yapın mülakatınızı... Bu mülakatta maaş beklentiniz sorulabilir buna açık yüreklilikle cevap verin, adamlar sizi ikinci kez aradıklarında en azından beklentilerinizden haberdar olan kişilerle görüşmeye gidersiniz. Bundan sonraki adım artık görüşmedir. İşe adım atmadan biraz önceki birkaç adımdan en önemlisi... Mülakatlar üzerine yazılmış binlerce yaşanmış anlatılmış şey vardır. Hatta mülakatta yapmanız gerekenler, yapmamanız gerekenler, 5 altın anahtar, 7 gümüş anahtar, 10 adımlı merdiven falan gibi böyle illa rakamlı makamlı isimlere sahip yazılmış onlarca da kitap vardır... İşte o süreç başlar... Bu mülakat ile ilgili başka bir zamanda biraz daha ayrıntılı yazmak isterim... Mülakatlarda amaç iki tarafın birbirini tanımasıdır. Evet deyin bakalım sizi neden alsınlar işe... Bu soru merkezinden geçen görüşmeler silsilesinde siz o işe ne kadar uygun olduğunuzu anlatırken bir yandan da bir sinir harbi ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Ah az daha unutuyordum bu mülakatlardan önce küçük bir adım daha vardır. Her yerde bu böyle midir bilmiyorum ama genellikle gördüğüm o ki gittiğiniz yerde elinize bir form tuttururlar. Buyrun doldurun bunu derler. Evet taaa en başa dönmüş gibi hissedebilirsiniz kendinizi, siz bu bilgileri daha önceden zaten sitelere üye olurken doldurmuştunuz, hatta ve hatta bu bilgiler sizi görüşmeye çağıranlarda da vardır ama olsun siz işkenceye biraz daha maruz kalın, doldurun aynı bilgileri... Bakalım oraya yazdıklarınızla buraya yazdıklarınız aynı mı değil mi ama ?

Mülakatlar yapılır zaman ayırdığınız için teşekkür edilir sonra tekrar bekleme başlar, belki aynı yere bir iki kere daha gidersiniz ki bu iyi bir şeydir, işe girmeye az kalmıştır biraz daha sabredin... Sabreden derviş muradına erer miymiş bunun cevabını öğrenir misiniz bilmiyorum ama bu süreç böyle bir kısır döngü gibi devam eder durur. Hatta öyleleri vardır ki artık görüşmeye gitmek neredeyse mesleği olmuştur, oradan buraya buradan şuraya koşturur dururlar. O görüşme senin bu görüşme benim bir hayatın içine girer, kendilerini kaybederler... Öyleleri sıkmasın sizin canınızı... Siz bekleyin.... Dönecekler size....

0 comments: